Kering’in Ulysse Nardin’i satın almasıyla belki dev marka için yepyeni bir sayfa açıldı ama “Schnyder Dönemi” sonsuza kadar horoloji tarihinde altın harflerle yazılı kalacak. Markanın bundan sonra yapacakları ise onun huzur içinde uyumasını sağlayacak.
Kering’in Ulysse Nardin’i satın almasıyla belki dev marka için yepyeni bir sayfa açıldı ama “Schnyder Dönemi” sonsuza kadar horoloji tarihinde altın harflerle yazılı kalacak. Markanın bundan sonra yapacakları ise onun huzur içinde uyumasını sağlayacak.
Ulysse Nardin gibi 1846 yılında kurulmuş, tarihi boyunca 4,300’den fazla hassasiyet ödülü kazanmış ve daima kendini geliştirmiş bir markadan bahsederken, tek bir figüre bu kadar önem atfetmek ilk etapta kulağa doğru gelmeyebilir. Ancak Rolf W. Schnyder’in Ulysse Nardin tarihinde öylesine önemli bir yeri var ki, markanın kendi adını taşıyan kurucusunu bir kenara bırakırsak, İsviçreli üreticinin görkemli geçmişindeki ikinci en önemli isim olduğu rahatlıkla söylenebilir. Hatta o olmasa, Ulysse Nardin’in 30 sene önce horoloji tarihinin tozlu sayfalarına karışmış olma ihtimalinden bile söz edilebilir.
