Hublot’nun özüne mükemmel bir örnek: Saat üreticisi, Big Bang Integral modelinin tüm gücünü ve özgünlüğünü, eşi benzeri görülmemiş 40 mm’lik kasaya sığdırmayı başardı. Üç model, üç ibre, üç materyal fakat tek bir çap: 40 mm. Bu, Big Bang Integral için bir ilk. Hublot‘nun ikonik tasarımı, daha önce hiç bu kadar ince ve cazibeli bir görünüme sahip olmamıştı.
Sarı altın, titanyum veya “All Black” siyah seramik kasalara mükemmel şekilde oturtularak en ince haliyle karşımıza çıkan modeller, zamana rafine bir bakış sunuyor. “Time Only” olarak adlandırılan bu yeni koleksiyon, saat üreticiliğinin özü olan yalnızca saat, dakika, saniye ve tarihe odaklanıyor. Big Bang Integral modelinin estetik imzası olan entegre bilezik, saate güç katmak üzere geri dönüyor.
Hublot Big Bang Integral Artık Daha Derin ve Etkileyici
Üç parçalı tasarıma sahip ikonik bilezik, kasanın keskin kenarlarına öykünerek merkezdeki canlı ve güçlü mimariyi tekrarlıyor. Her bir bağlantı parçası tek tek cilalandıktan sonra satine finisaj ve yiv uygulanarak, en ufak ışık demetlerini bile yansıtacak şekilde mat veya parlak yüzeyler sunuyor. 40 mm’lik yeni kasa, bu entegre bilezik için çok uygun. Böylece her bir kompozisyon daha derin ve etkileyici bir hal alıyor. Yeni “Time Only” Big Bang Integral, Hublot’nun esaslı, samimi ve güçlü özünün mükemmel bir örneği.
Mekanizma söz konusu olduğunda basitlik ilkesi temel alınıyor: Bu üç “Time Only” modelde, önde ve Big Bang’in ikonik rotor ağırlığının bulunduğu arka kısımda safir cam kullanılıyor. Burada, marka tarafından üretilen ve mükemmel şekilde ayarlanan kompakt mekanizmayı, tamamen kapladığı yeni 40 mm’lik yerinde görüyoruz. Her bir yüzeye satine finisaj uygulanarak, kadran üzerinde mat görünüm ve mükemmel okunabilirlik sağlanıyor. Modellerde indeksler, ibreler ve tarih penceresi için sarı altın, titanyum veya All Black siyah seramik kullanılıyor.
Titanyum ve sarı altından yapılan “Time Only” Big Bang Integral modelleri koleksiyona ekleniyor. “All Black” versiyon, markanın ürettiği tüm All Black saatlerde olduğu gibi yalnızca 250 adet üretildi.
IWC Schaffhausen’ın yarış takımı IWC Racing, dördüncü yarış sezonuna, prömiyeri St. Moritz’de gerçekleşen International Concours of Elegance’la (ICE) başladı. Kar ve buz üzerinde sezon açılışı yapan IWC Racing takımının üyesi Avusturyalı yarış pilotu Laura Kraihamer, alışılmadık arazi şartlarına rağmen ikonik Mercedes-Benz 300 SL “Gullwing” otomobilinin direksiyonunda güçlü bir performans sergiledi.
IWC Resmi Zaman Tutma Ortağı
İsviçre’de deniz seviyesinin 1800 metre üstündeki donmuş St. Moritz Gölü, kış aylarında at yarışlarının popüler mekanı. Ancak bu olağanüstü mekan, 26 Şubat 2022’de bambaşka bir yarışa ev sahipliği etti: Dünyanın dört bir yanından klasik yarış arabaları ve spor otomobiller kış sporları destinasyonları arasında eşsiz bir yere sahip St.Moritz’de ilk kez düzenlenen International Concours of Elegance’da (ICE) bir araya geldi. IWC, etkinliği ‘Resmi Zaman Tutma Ortağı’ olarak destekledi.
Çivili Lastiklerle Mücadele Ettiler
IWCyarış takımı dördüncü yarış sezonuna başlama fırsatını iyi değerlendirdi. 1955 Mercedes-Benz 300 SL “Gullwing” otomobilinin direksiyonunda takım adına ikinci kez yarışan Avusturyalı yarış pilotu Laura Kraihamer vardı. 2021’den beri IWC ailesinin üyesi olan Kraihamer ilk kez geçen Ekim’de Birleşik Krallık’ta yapılan Goodwood Members’ Meeting’e katıldı. IWC’yi ICE’da 300 SL “Gullwing” dışında ikinci bir eşsiz otomobil daha temsil etti: IC “300 SLS Porter”. Amerikalı yarış sürücüsü Chuck Porter bu otomobili 1956’da hasarlı bir 300 SL “Gullwing” modelinin parçalarını kullanarak tasarladı, dolayısıyla eşi benzeri yok. Donmuş gölde bu otomobilleri ustaca kullanmak çokça konsantrasyon ve üstün sürüş becerileri gerektiriyordu. Yaklaşık 50 katılımcı altı ayrı temaya göre sınıflandırıldı ve çivili kış lastikleriyle mücadele etti.
IWC İsviçre Marka Direktörü Philippe Franke “1950’lerin bu iki efsanesini, ‘Gullwing’ ve ‘300 SLS Porter’ modellerini diğer tarihi yarış arabalarıyla birlikte ilk kez karda ve buzda yarışırken görmek gerçekten unutulmaz bir deneyimdi” diye açıkladı. IWC Schaffhausen butiği birkaç yıldır St. Moritz’de hizmet veriyor ve markanın motor sporlarıyla ilişkisi çok eskiye dayanıyor. Motor sporları takımı 2018’de kuruldu. IWC yarış takımı o tarihten beri Birleşik Krallık’daki Goodwood Members’ Meeting ve İsviçre’deki Arosa ClassicCar dahil pek çok etkinlikte mücadele verdi.
IWC Schaffhausen ve Mercedes-AMG Petronas Formula One Team uzun dönemli ortaklık sözleşmesine imza attı. İsviçreli lüks saat üreticisi ile Formula One™ takımı arasında 2013’te başlayan ve mükemmellik idealini paylaşan uzun soluklu işbirliği ikinci on yılına giriyor. IWC, sezonun açılış Grand Prix™’sinden önce 2022’de IWC marka elçisi Lewis Hamilton’la birlikte takım için yarışacak George Russell’ı da içtenlikle karşıladı.
IWC Schaffhausen CEO’su Christoph Grainger-Herr “İki tarafın büyük bir azimle paylaştığı mühendislik tutkusu bizi bu noktaya getirdi ve aramızdaki bağı güçlendirerek endüstride benzersiz bir işbirliğinin önünü açtı. On yıla yakın sürede güçlü bir birlikteliğin tohumlarını ektik. Mercedes-AMG Petronas Formula One takımının birçok üyesi artık IWC ailesinin de parçası. İşbirliğimizin gelişerek devam ettiğini görmeyi dört gözle bekliyorum” sözleriyle duygularını ifade etti. Mercedes-AMG Petronas Formula One Team patronu ve CEO’su Toto Wolff “Motor sporları ve saat yapımcılığı arasındaki birçok paralellik, 2013’te başlayan işbirliğimizin temelini oluşturdu. 2013’ten beri birbirimizden çok şey öğrendik ve birlikte unutulmaz anlar yaşadık. Daima uzun vadeli
düşünmeye öncelik verdik ve ortaklığımızın yeni sezonda ve hatta ilerleyen sezonlarda süreceğini bilmek harika bir haber” dedi;
Geleceğe Şekil Veren Öncü Bir Ortaklık
Takımın yeni otomobili W13’ün Cuma günkü resmi tanıtımında açıklandığı üzere IWC ‘Resmi Mühendislik Ortağı’ sıfatıyla otomobil yüzeyinde, sürücü eldivenlerinde, tulumlarda ve takım kitinde görünmeye devam edecek. Geçmişten geleceğe uzanan ortaklık takımla kurulan bağı güçlendirirken, sezon boyunca düzenlenecek her Grand Prix™ yarışının yine heyecan verici deneyimlere sahne olması bekleniyor. 2022 yarış takvimindeki birçok yarışla birlikte simgeleşen yarışlardan ilki Mayıs ayında Birleşik Devletler’de yapılacak FORMULA 1 MIAMI GRAND PRIX™.
IWC Schaffhausen ve Mercedes-AMG Petronas Formula One takımının en çok önemsedikleri konulardan biri de yaptıkları işin her aşamasına sürdürülebilir uygulamaları entegre etmek. Bir nesilden diğerine miras kalan saatlerin üreticisi IWC, sosyal ve çevresel etkilerinin sorumluluğunu alıyor ve attığı adımları onlara göre belirliyor. IWC Haziran 2022’de başarıyla tamamladığı taahhütlere ve gelecek taahhütlerine yer veren üçüncü GRI sürdürülebilirlik raporunu açıklayacak. Mercedes-AMG Petronas Formula One ise, Formula OneTM’nin duyurduğu 2030 hedefine paralel olarak NetZero olmayı yol haritasına yerleştirmiş durumda
Bu işbirliğinin yanı sıra her iki markanın toplumsal sorumluluktan yana koyduğu taahhütlerin bir yansıması olarak IWC, Ignite’e anlamlı katkılarda bulunmak için takımla birlikte çalışacak: Mercedes-AMG Petronas Formula One Team ve takım pilotu Lewis Hamilton’ın birlikte kurduğu Ignite adlı vakıf, motor sporlarında çeşitliliği ve katılımı desteklemeyi amaçlıyor. 1868’de kurulduğu günden beri mühendislik hayallerini azimle gerçeğe taşıyan IWC, yetersiz görülen özgeçmişleri nedeniyle motor sporlarında kariyer yapma arzularını gerçekleştirmekte zorluk çeken genç insanlara yardım edecek olmanın heyecanını yaşıyor. IWC Schaffhausen Pazarlama Kurulu Başkanı Franziska Gsell konuyu şöyle açıkladı: “IWC Schaffhausen ve Mercedes-AMG Petronas Formula One takımı sadece mühendislik ve teknik kusursuzluk alanlarında ortak bir tutkuyu paylaşmakla kalmıyor kendi endüstrilerinde çeşitliliği ve toplumsal sorumluluğu da çok önemsiyor. Bu açıdan bakıldığında işbirliğimizin Ignite’a katkıda bulunmayı içine alacak biçimde uzamış olması kesinlikle mantıklı bir adım.” Mercedes-AMG Petronas F1 Team Ticari Direktörü Richard Sanders “IWC son on yıldır ortaklarımızdan oluşan ailenin en kritik üyelerinden biri oldu. Uzun soluklu işbirliğimizin geleceğe taşınması bir yana ortak önceliklerimize önümüzdeki yıllarda birlikte yön verecek olmaktan mutluluk duyuyoruz” sözleriyle duygularını dile getirdi.
IWC’nin çevrimiçi e-spor çerçevesinde Mercedes-AMG Petronas Esports Team’in sponsorluğunu üstlenmesiyle iki şirketin ortaklığı pist dışına da taşıyor. Sanal yarış takımı Mercedes-AMG Petronas Esports Team, Formula One™ takımının Brackley’deki genel merkezinde özel olarak inşa edilmiş bir tesisten yönetiliyor. Burada aralarında Bono Huis, Dani Moreno ve Jarno Opmee gibi profesyonel isimlerin de bulunduğu takım sürücüleri F1™ Esports Pro Series dahil sanal çok turlu şampiyonaların antrenman turları, sıralama turları ve yarışlarına katılıyor. Opmeer ve Mercedes-AMG Petronas Esports Team iki senedir F1™ Esports Pro Series’de şampiyonluk koltuğunda oturuyor. Mercedes-AMG Petronas Formula One Team Silverstone’de gerçekleştirilen sansasyonel W13 tanıtımının ardından 23-25 Şubat tarihleri arasında Barcelona’da iki sezon öncesi testin ilkine katılacak. 2022 FIA Formula 1 World Championship™ 18-20 tarihlerinde Bahreyn’de start verecek.
MercedesAMG Petronas Team One
Mercedes-AMG F1 W13 E Performance Launch – George Russell
Mercedes-Benz’in fabrika takımı Mercedes-AMG Petronas Formula One Team motor sporlarının zirvesi kabul edilen bir sporda – FIA Formula One™ World Championship – mücadele ediyor.
Formula 1’in spor dünyasında eşi benzeri yok. İleri teknolojileri inovasyon, yüksek performans yönetimi ve üst düzey takım çalışmasıyla bir araya getiren, teknik ve insani açıdan çok zorlu bir motor sporu.
Mercedes-AMG Petronas Formula One Team’de bir grup tutkulu ve azimli insan yedi kez dünya şampiyonu Lewis Hamilton ve genç yıldız George Russell’ın kullandığı otomobilleri tasarlıyor, geliştiriyor, üretiyor ve yarıştırıyor.
Sporun mevcut Hibrid döneminde F1 başarısına yeni kilometre taşları ekleyen takım hem Pilotlar Şampiyonası hem Takımlar Şampiyonası’nı 2014, 2015, 2016, 2017, 2018, 2019 ve 2020 yıllarında kazandı; 2021’de sadece Takımlar Şampiyonu oldu. Bu sezonlarda 111 birincilik, 232 podyum sonucu, 118 pol pozisyonu kazandı ve 81 kez en hızlı tur zamanı yaptı. 160 yarış startı içinde 53 kez bir ve ikinci sırada yarış bitirdi
Big Bang One Click modelleri, bu yıl görünüşlerini çok daha fazla ışıltıyla sergiliyor ve yepyeni bir lüks anlayışıyla karşımıza geliyor. Mevsimlere göre değişen, “yumuşak dokulu” dana derisinden yapılan on iki ipeksi kayış sunuyor. King Gold veya çelik seçeneklerine sahip kasalarda, değerli saat indeksleriyle çevrelenen siyah veya beyaz cilalı kadranlar kullanılıyor. “Art of Fusion” felsefesine sadık kalan Hublot, kasaları uyumlu siyah veya beyaz kauçuk kayışlarla tamamlıyor. On iki kayış seçeneği, birçok stil imkânı sunuyor.
Big Bang One Click Sofistike Yanlarıyla Dikkat Çekiyor
İkonik Big Bang Unico modeli güçlü karakterini miras bıraksa da yeni Big Bang One Click modelleri, sofistike yanlarıyla dikkat çekiyor. Köklerini lüks mücevhercilikten ve zanaatkarlıktan alan modeller, geleneksel kalıpları kırma cüretini gösteriyor. Pırlantalarla süslü bezele sahip modellerin en çarpıcı öğesi, saat indeksleri. 11 pırlanta indeks kadranı çevreliyor ve saat 3 pozisyonunu tarih penceresine bırakıyor. Çok özel versiyonda kasalar da baştan aşağı pırlantalarla süsleniyor. Modellerin içinde, 40 saat aralıksız çalışarak saatte 28.800 salınım gerçekleştiren HUB1120 otomatik mekanizma bulunuyor.
Patentli “one click” sistemi kullanılarak, stil ve görünüm ruh halinize göre tek tıkla değiştirilebiliyor. Yumuşak dokulu on iki farklı dana derisi kayış, bilekte ölçülü stil değişiklikleri sunuyor. En klasikten en parıltılı ve çarpıcı renklere kadar on iki renk seçeneğiyle gelen kayışlar, Fransa’da yapılan bitkisel tabaklama işlemi ile üretiliyor. Bu işlem, zamanın olumsuz etkilerini ebedi bir stil ile giderme yolu sağlıyor. Kayışlar 39 mm Big Bang One Click ve 42 mm Big Bang Unico modelleri için de sunuluyor.
Schaffhausen, 2 Aralık 2021 – IWC Schaffhausen ilhamını “askeri standartlara uygun” üretilmiş tarihi saatlerin fonksiyonel tasarımından alan Big Pilot’s Watch 43 Spitfire modelini beğeniye sunuyor. Modellerden biri titanyum kasa ve siyah kadran, diğeri bronz kasa ve asker yeşili kadranla donatıldı. Her ikisinin titanyum kasa arkasına ikonik Spitfire uçağının çizimi işlendi ve yine her ikisinde manyetik alanlara karşı korumalı yumuşak demir iç kasa mevcut.
IWC Schaffhausen yıllar boyunca Britanya ordusunun farklı dalları için sayısız fonksiyonel saat üretti. Hiç tartışmasız aralarında en ünlüsü 1948’de İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri adına tasarlanan navigasyon saati Mark 11’di. Ayrıca İngiliz Ordusu’na kol saatleri ve Kraliyet Donanması’na güverte saatleri de temin etti. Son derece hassas mekanizmalar, ekstrem dayanıklılık, kadranı okunaklı fonksiyonel tasarım ve manyetik alanlara karşı koruma sağlayan yumuşak demir iç kasa gibi belli bir amacı önceleyen teknik nitelikler askeri standartlardaki saatlerin karakteristik özellikleri arasındaydı. Spitfire pilot saatleri ailesi markanın tarihinde bu bölümü temsil ediyor. Militer tasarımları hemen göze çarpan Spitfire modelleri, adlarını havacılık tarihinin en sofistike gelişmelerinden biri olan ikonik İngiliz uçağından aldı.
IWC Schaffhausen Kreatif Direktörü Christian Knoop “Nisan ayında Big Pilot’s Watch 43’ü çıkardıktan sonra şimdi de koleksiyona iki Spitfire modeli ekliyoruz – biri mat gri titanyum kasalı ve siyah kadranlı, diğeri asker yeşili kadranı ve bronz kasasıyla daha sıcak tonlarda. Her ikisinin de 44 milimetre çapındaki ergonomik kasası artık bir ikon haline gelen kurma kolu ile birlikte Big Pilot’s tasarımının bir yansıması. Ancak yeni Spitfire modellerinin ayırt edici özelliği kasa arkalarının kapalı olması. Kapalı kasa arkası tasarımına Spitfire uçağının zarafetle gökyüzünde süzüldüğü dönemlerde tasarlanan dayanıklı askeri saatler esin verdi” diye açıklıyor.
Big Pilot’s Watch 43 Spitfire (Ref. IW329701)
modelinin kasası, kasa arkası ve kurma kolu titanyumdan yapıldı. Mat koyu gri renk, parçaların önce cilalanıp sonra kumlandığı özel bir yüzey işleminin ürünü. Siyah kadran tasarımının ilham kaynağı ise navigasyon saatleri. Dış halkada sadece dakikalar ve saniyeler beyaz renkte basılırken, iç halkadaki saatler daha küçük boyutlu ve gri tonlarda. Geleneksel olarak bu düzenleme pilotların ve denizcilerin kadrana bakar bakmaz dakikaları ve saniyeleri okumalarını sağlıyor. Örneğin pilotlar görerek uçuşlarda saatten edindikleri bilgiyi göksel navigasyon referansı olarak kullanıyor. Saatin göz alıcı tasarımı kontrast renkte dikişlerle bezeli kahverengi dana derisi kayışla tamamlanıyor.
Big Pilot’s Watch 43 Spitfire (Ref. IW329702)
Bronz kasa ve kurma kolu, titanyum kasa arkasıyla donatıldı. IWC’nin kullandığı bronz, bakırın yanı sıra alüminyum ve demir içeriyor. Bu spesifik kompozisyon alaşımı standart bronza oranla yüzde elli daha sert. Materyalin diğer karakteristik özellikleri arasında istisnai biyolojik uyumluluğu ve zaman içinde geliştirdiği patina sayesinde her saate özgün bir karakter ve görünüm katma kabiliyeti var. Bronzun sıcak tonu askeri yeşili kadran ve altın kaplama saat kollarıyla uyumlu. Hem saat kolları hem saat imleri karanlıkta kadranın okunmasını kolaylaştırmak için lüminesans maddeyle kaplandı. Saat eşsiz bir dokuya sahip yeşil renkli bizon derisi kayışla takılıyor.
Yeni Spitfire modellerinin ikisinde de ilave alete ihtiyaç duymaksızın, sadece tek bir düğmeye basılarak kayışın hızlı ve kolayca değiştirilmesine olanak veren IWC EasX-CHANGE sistemi mevcut.
Dana derisi ve kauçuktan yapılmış birçok alternatif kayış da aksesuar seçenekleri arasında.
ŞİRKET İÇİNDE ÜRETİLEN HASSAS VE GÜVENİLİR KALİBRE 82100
Big Pilot’s Watch 43 Spitfire, IWC üretimi 82100 kalibreyle çalışıyor. Bu üst düzey otomatik mekanizma maksimum hassasiyet ve güvenilirlik gözetilerek tasarlandı. IWC’nin eski teknik müdürü Albert Pellaton’un 1950’lerde geliştirdiği ve rotorun her iki yöndeki en ufak hareketini ana yayı kurmak için kullanan randımanlı kurma sistemi barındırıyor. Otomatik dişli ya da tırnaklar gibi diğer parçalar aşınmaya son derece dayanıklı zirkonyum oksit seramikten imal edildi. Tam kurulu haldeyken saatin güç rezervi 60 saat. Big Pilot’s Watch 43 Spitfire’ın iki versiyonunu da IWC
yetkili bayilerinden satın alabilirsiniz. My IWC bakım programına kaydedildiğinde iki yıllık standart Uluslararası Sınırlı Garanti süresi 6 yıla kadar uzuyor.
Breitling kurucularının yaratıcı ruhundan ilham alınan yeni Premier Heritage koleksiyonu, seçkin zevklere sahip modern ve titiz erkekler için. Bu çok özel saatler, markanın en şık ve incelikli ürünleri.Devamı
IWC Schaffhausen, sanal gösterim mantığında bir ilki gerçekleştirerek Watches & Wonders’da yeni Portugieser ailesini tanıttı.
Tasarımı ile zamansız modernliği temsil eden IWC Portugieser, kasası zarif orantılara sahip sportif denizci kronografı ve gelgit göstergesiyle donatılmış ilk saat olma özelliğini taşıyor.
IWC DÜNYADA MODA VE SOSYAL HAYATIN ETKİN İSİMLERİNİ BULUŞTURUYOR
IWC Schaffhausen, moda ve sosyal hayatta dünyanın en etkileyici isimlerini yeni bir projede bir araya getirdi. Yeni koleksiyonunun dijital dünyadaki tanıtımı için tüm dünyadan önemli isimlerle buluşan IWC’nin Türkiye’den seçtiği isim ise Ece Sükan oldu. Kendine güvenen, kariyer sahibi, özgün ve IWC ruhunu yansıtan sosyal etkileyicilerin katılımı ile çekilen viral filmlerde tüm dünyanın tanıdığı sürpriz isimler de rol alıyor.
Bazen Floransa’nın gizemli sokaklarında, bazen de bir Formula yarışçısının aracının arka koltuğunda geçen filmlerin ilki büyük beğeni topladı. Efsane F1 yarışçısı Lewis Hamilton’ın bir taksi şoförünü canlandırdığı filmde, Ece Sükan ise havaalanına gitmek için bu taksiye binen yolcu rolünde. Çekimleri Dubai, Cenevre, Floransa, Hong Kong ve Los Angeles’ta gerçekleştirilen filmler IWC’nin heyecan verici yeni modellerini gözler önüne serecek.
Türkiye’den Ece Sükan’ın bu filmlerde rol almasından duyduğu mutluluğu belirten IWC Pazarlama Müdürü Pınar Yılmaz, ‘Ece, dünya moda çevreleri tarafından kabul görmüş, stiliyle ve kendine özgü karizmasıyla insanları etkileyen biri. IWC kadınının ruhunu onda çok net görebiliyoruz. Bu projede bizimle yer alması son derece heyecan verici’ dedi.
IWC SCHAFFHAUSEN
IWC Schaffhausen teknoloji ve mühendislik alanlarına odaklanan net bakış açısıyla 1868’den beri değerinden hiçbir şey kaybetmeyen saatler üretiyor. Şirket yenilikçi çözümleri ve teknik ustalığı temel alma tutkusuyla uluslararası bir şöhret edinmiş durumda. Lüks saat segmentinde dünyanın önde gelen markalarından biri olan IWC, özgün tasarım anlayışını üstün hassasiyetle birleştirerek Seçkin Saatçilik Sanatı’nın ayrıcalıklı örneklerini yaratıyor. Ekolojik ve sosyal sorumluluklarının farkında bir şirket olarak IWC sürdürülebilir üretim prensiplerini koruyor; çocuklar ve gençler için çalışan dünya çapındaki organizasyonları destekliyor; iklim ve çevre koruma çalışmaları yapan organizasyonlarla ortaklıklar yürütüyor.